Page 13 - Ege Life Dergisi 150. Sayı Temmuz 2020

olmasa da, Türk Bayrağı’nın resmen ortaya çıkışı Tanzimat döne- Bu Tartışma Bir Fırsat Kapısı Aralar mı?
mindedir. Al zemin üzerine beyaz renkte ay ve yıldızdan oluşan
Türk Bayrağı’na nihai ölçüler, bilindiği üzere 1936 tarihli Bayrak Makale sahibi akademisyen, İstanbul’un da bir bayrağı ol-
Kanunu ile verilmiştir. duğunu açıkladı, hatta renklendirilmiş bir fotoğrafını paylaş-
tı. İzmir, 17. Yüzyılın başından itibaren, bir ihraç iskelesi ola-
Türk Bayrağının Anlam ve Değeri, Bu Flamaya Yüklenemez rak Doğu Akdeniz’de yükselmeye başlıyor. Batı Anadolu’nun
tarım ve orman ürünleriyle madenleri, Orta Anadolu’nun tif-
İzmir Bayrağı denilen şeyin, keşke makale yazarı bayrak yeri- tiği ve bazı Uzak Doğu malları İzmir limanından ihraç edili-
ne bir başka sözcük tercih etmiş olsaydı, imparatorluğa özgü bir yor. Kent Avrupa pazarı ile bütünleşiyor, ticari bir metropol
bayrağın kabulünden önce kullanıma girdiği ortadadır. Bu ala- haline geliyor. Batı sermayesi, limanın iyileştirilmesi, Ana-
met- farikaya, Türk Bayrağı’nın sahip olduğu anlam ve değer yük- dolu’yu içe doğru kat eden demiryolu hatlarını döşeyerek, bu
lenemez. Zira bayrak, imparatorluk ve/veya ulus/ulusal devlet sa- tedarik zincirini hızlandırdı. 1800’lü yılların sonuna gelin-
kinlerinin tümünü kapsayan, dokunulması kurallara bağlanmış diğinde, 300 bine varan nüfusu ile İzmir, Doğu Akdeniz’in
bir semboldür. Milliyet bilincinin hiç olmadığı ve çok sonraları, yıldızı olmuştu. Böyle bir kentin, bir ticaret müzesine sahip
sadece entelektüel çevrelerde kabul gördüğü bir coğrafyada kulla- olmayışı büyük bir eksikliktir. Yaptıkları hizmetleri minnetle
nılmış bir flama söz konusudur. Renklerinin neden tercih edildi- anmakla birlikte, İzmir’in gelmiş geçmiş tüm yerel yönetici-
ğini bilmediğimiz, olasılıkla da hiç bilemeyeceğimiz bu flamanın, lerinin bu eksiklikte payı vardır.
işletmecilerin “markalaşma” dediği şeye tekabül ettiği, Batı Ana-
dolu’nun ihraç ürünlerini Avrupa pazarlarına çıkaran İzmirli ti- Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörlüğü’nün bir bayrak mü-
caret burjuvazisi tarafından yaratıldığı açıktır. Öte yandan, üç ay zesi kuracağını açıklamış olmasını, bu kent için bir kazanım
öncesine kadar, bu kentte ticaretle iştigal eden köklü meslek oda- olarak görüyorum. Tarihi ve kültürel birikimi ile Türkiye’nin
ları dâhil hiç birimizin, böyle bir flamadan haberdar olmayışı, söz göz bebeği olan bu kente, sakinlerini ve misafirlerini ağırla-
konusu nesnenin İzmir ve İzmirlilerin belleğinde iz bırakmadığı- yabileceği, arkeolojiden bağımsız yüksek standartlı müzeler
nı göstermektedir. çok yakışacaktır.

TEMMUZ 2020 Ege Life 11