Pardon

30 June 2018

Ezgi Bağcı, 1991’in Mart ayında Denizli’de dünyaya gelmiştir. Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde Hukuk eğitimini tamamlamıştır. Küçük yaşlardan beri, bir tutku halinde yazmaktadır ve on yılı aşkın süredir yazdıklarını internet ortamında yayımlamaktadır. 2015 yılının Mart ve Kasım aylarında roman serisi olan Hançer I-II kitapları basılmıştır. Meslek hayatını ve yazma aşkını İzmir’de sürdürmektedir.

30 June 2018
1661 Görüntülenme
YORUM

Pardon

Gerçek bir olaydan esinlenerek Ferhan Şensoy tarafından kaleme alınmış, Türk sinemasının kült filmlerinden olarak adlandırılan “Pardon”, komedi ile kara mizah unsurlarını taşıyan bir film olarak karşımıza çıkıyor. Film oyuncu kadrosu ile birlikte doğrudan verdiği mesajlarla da etkiliyor insanı.

Asker kaçağı İbrahim, polisle yaşadığı yanlış anlaşılma sonucunda tutuklanır ve arkadaşı, kan kardeşim dediği Muzo’yu, yani Muzaffer’i de kendisiyle birlikte sürükler. İşlemedikleri suçtan dolayı gözaltına alınır, örgüt oldukları gerekçesiyle sorgulanmaya başlarlar. İbrahim ve Muzaffer, Bülent Kayabaş’ın ustalıkla canlandırdığı polis amirinin psikolojik baskısı ve soruşturmadan kurtulacakları düşüncesiyle kendilerine ait olmayan ifadeyi imzalarlar. Ancak sonuç bekledikleri gibi olmaz, bu sefer polis amiri üçüncü bir isim istemektedir. Söyle bir isim işte, dediğinde İbrahim de ortak arkadaşları Aydın’ın ismini verir.

“Çok değişik makineleri var. Her şey bilgisayara bağlı... Fakat çok temiz, hastane gibi. Devamlı etrafı temizliyorlar. Ortalıkta hiç kan falan yok. Öyle miden falan kalkmıyor. Sonra ilk yardım araç gereçleri var. Bir şey olsan, serum merum her şey var!"

Aydın da hem saf bir insan olmasının hem de polisten gördüğü işkencenin ardından işlemedikleri suçu, işlemişler gibi ifade verince tutukluluk süreci başlar. Film, o süreçte Türkiye’nin bir zamanlar var olan hem adalet hem de hapishane şartlarını, bunun ötesinde toplum şartlarını oldukça ince bir dille seyirciye sunmaktadır. Kırmadan dökmeden yapılan bu kara mizah ve eleştiri, seyircide soğuk duş etkisi yaratmaktadır.

İşlemedikleri suçtan dolayı 6 yıl 3 ay cezaevinde yatan üç mazlum arkadaş, Zeki Alasya tarafından hayat verilmiş karakter olan bir hapishane müdürü tarafından bir gün ziyaret edilir ve serbest oldukları söylenir. Gerçek failler yakalanmıştır ve üç arkadaşın suçsuz olduğu anlaşılmıştır. İbrahim, masum oldukları halde bu kadar sene cezaevinde kalmış olmalarının karşılığının olup olmadığını sorar fakat elbette ki olumlu bir cevap alamayacaktır. Bunun aslı, kurduğu cümlede saklıdır.

“Adalet dediğimiz o kadar da adil bir şey değil demek ki!”

Zeki Alasya’dan aldığı cevap da; “Maalesef… Pardon!” olur. Bir ömrün karşılığı “pardon” olacaktır. İbrahim çıkışta, tüm yaşananları, sebepleri ve sonuçları düşünür. Kafasında geçenlerde, eniştesi onun asker kaçağı olmasını bildirir, sevdiği kadın evlenir, eniştesi ailesinin bakkalının satılmasına neden olur ve İbrahim, tüm yaşadıklarının sebebini eniştesine bağlar. Madem devletten boşuna mahkûm oluşunun karşılığını alamayacaktır, o da almanın bir yolunu bulacaktır. Yeminini tutar. Babası, Erol Günaydın “İbrahim! N’aptın,” diye sorduğunda yanıtı da aslında tatminkâr bir acıyla doludur. “Devletten 6 yıl 3 ay alacaklıydım. Ödeştik. Pardon!”

Filmin bana göre en can alıcı cümlelerinden biri, toplumumuzun en büyük sorunlarından olan “unutma hastalığı”na da değinmektedir. Ölüm orucuna yatmış tutukluların durumunu iki cümleyle özetler İbrahim. “Oruç tutan ölüyor, üç gün sonra unutuluyor. O, öldüğüyle kalıyor.” Sadece bu mevzuyla değil, başka birçok mevzuyla da unutkanlık hastalığının en büyüğünü yaşamakta toplumumuz… Filmde değinilmiş olan diğer toplum yaralarının da hala çözüme ulaştığını söylemek mümkün değil.

Ferhan Şensoy usta bir oyuncu olmasının yanında, harika bir toplumsal eleştirmendir. Film boyunca Türkiye’nin yaralarına değinerek, tüm sadeliğiyle olanı ortaya koymuş, aynı zamanda harika bir komedi filmi ortaya çıkarmıştır. Bazı noktalarda sokak ağzı ve cinsel konuşmalar ağırlıklı olarak kullanılmış olsa da filmin amacı, mahalle ve sokak kültürüne sahip bir adamın başından geçen olayları, toplumsal sorunları ele alarak seyirciye sunmaktır.

“Pardon” keyifli vakit geçirilecek, aynı zamanda düşündürecek, güldürse de buruk bir tat bırakan harika bir film.

Yönetmen
Mert Baykal
Senaryo
Ferhan Şensoy
Yapımcı
Sinan Çetin

Yapım Yılı:
04 Mart 2005
Süre
94 dk.
Tür
Dram, Komedi
Oyuncular
Ferhan Şensoy, Rasim Öztekin, Ali Çatalbaş, Bülent Kayabaş, Erol Günaydın
Zeki Alasya

Ezgi Bağcı

01.07.2018