Ezgi Bağcı, 1991’in Mart ayında Denizli’de dünyaya gelmiştir. Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde Hukuk eğitimini tamamlamıştır. Küçük yaşlardan beri, bir tutku halinde yazmaktadır ve on yılı aşkın süredir yazdıklarını internet ortamında yayımlamaktadır. 2015 yılının Mart ve Kasım aylarında roman serisi olan Hançer I-II kitapları basılmıştır. Meslek hayatını ve yazma aşkını İzmir’de sürdürmektedir.
Ezgi Bağcı
“Tüm büyük ve güzel işler, karanlığa korkmadan baktığımız zamanlarda geldi.”
The Sergeon of Crowthorne eserinden uyarlanmış olan filmin macerası aslında, 1999 yılında Mel Gibson’un kitabın haklarını satın alması ile başlamış, 2019 yılında seyirci ile buluşmuştur. Seyirci üzerinde derin etki bırakan bir yapım ortaya çıkmıştır.
Aynı zamanda Mel Gibson ve Sean Penn’in birlikte yer aldığı ilk filmdir. İki muhteşem oyuncunun gerçekleştirdikleri performans, filmin su gibi akmasını ve bir biyografik filmde yaşanmışlığı seyirciye tam anlamıyla geçirmelerini sağlamıştır.
Film, Oxford sözlüğünün ortaya çıkış sürecini ile fikrin nasıl büyüdüğünü, bu süreçte yolları kesişen insanların ve yaşanan gerçek olayların dramatikliğini anlatıyor. 19 yy. sonu ve 20 yy. başında tüm dünyayı etkisi altına almış olan İngiliz kültürü ve dili, filmde Oxford profesörlerinin de ifade ettiği üzere belki de en zengin zamanını yaşamaktadır.
Dr. William Chester Minor (Sean Penn), yaşadığı şizofreni atakları nedeni ile bir kişiyi öldürür. Geriye vicdanı ve altı çocuğu ile birlikte dul bir kadın (Natalie Dorman) kalacaktır. Akıl hastanesine kapatılan Minor, kendi için ilk ışığı kitabın arasından çıkan bir mektupta bulur. Mektup İngiliz dilinin bir sözlük hâline getirilmesi için dünyanın dört bir yanına yollanmış bir yardım çağrısıdır. Minor, kendi aklının karanlığından kurtulmak için sözlükleri seçecektir.
Bu mektubun sahibi James Murray, oldukça zorlu bir yola çıkmış bir dilbilimcidir. Bu yolda kurulu hayatını geride bırakmış, ailesini de peşinde sürüklemiştir. Ona karşı olan tüm önyargılara rağmen, Oxford tarafından başlamış sözlük projesinin başına geçer. Bu süreçte yalnızca kelimelerin kökenleri, tarihi ile değil dış engellerle de mücadele edecektir. Ve Minor ile tanışır. Tamamen farklı hayatlardan gelme bu iki adam, sözcüklerin bağı ile kardeş olacaklardır.
Murray’ın sözcükler ve ardından arkadaşı için mücadelesini, Minor’un karanlıktan ve vicdanının yakıcılığından kurtulma çabasının yanında, dostluğu, aileyi, aşkın ve sevginin birçok şeyin üstesinden gelebileceğini de seyrediyoruz. Aynı zamanda geri planda verilen kapitalizmin emeği yok etme isteğine karşı mücadeleyi de hissediyoruz. Fakat seyirciyi asıl bağlayan nokta delilik ile dahilik arasındaki ince çizginin işlenişi oluyor. Dilerdim ki konu bir seri film hâlinde veya bir dizi hâlinde ele alınmış olsa idi. Çünkü birçok yönden daha derin ve ayrıntılı işlenmesi gerekiyordu. Başka bir anlatımla filmin tadı damağımızda kalıyor.
Filmin sonunda başkahramanlarımızın hayatlarının devamına dair küçük bir anekdot düşülüyor, hayata veda ettiklerinde Murray “turndown” (tersyüz) kelimesinde, Minor “vywer” (vasiyet) kelimesinde kalmıştır. Oxford İngilizce sözlüğünün ilk baskısı ise maceraya başladıklarından tam 70 yıl sonra yapılmıştı, macera ise hâlâ devam etmektedir. Nitekim dil hiç ölmeyen ve daima evrimleşen, canlı bir yapıdır. İnsanların doğayı tanımlama, sonrasında iletişim kurma isteği ile ortaya çıkmış, efsanelerle gelişmiş, sanatı ve nicesini ortaya çıkarmıştır. Hiçbir kelime nedensiz ve temelsiz, boşluktan doğmamıştır. Çocukken elimizde taşıdığımız ve belki şimdi kitaplığımızın rafında tozlanmış bir hâlde duran sözlüklerimizin oluşum aşaması hiçbirimizin hayal ettiği şekilde değildir, arkasında koca bir insanlık tarihi yatmaktadır. Özellikle Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarında Atatürk ve arkadaşlarının dil devrimi ve yükselişi için mücadelesini asla unutmamalı ve dilimize, sözcüklerimize sahip çıkmalıyız.
DELİ VE DAHİ (THE PROFFESOR AND THE MADMAN)
Yönetmen: Farhad Safinia
Senaryo: Farhad Safinia, Todd Komarnicki, John Boorman
Oyuncular: Mel Gibson, Sean Penn, Natalie Dormer, Jennifer Ehle, Eddie Marsan
Tür: Biyografi, Dram
Ülke: İrlanda, ABD
Süre: 2 Saat 4 Dakika