Bana Egzersizlerini ve Yediklerini Söyle, Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim!

31 August 2016
Arzu DEMİRCİ

Arzu Demirci, 1986 İzmir doğumludur. Eski profesyonel atlet olan Demirci, Ege Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği 2011 mezunudur. 2008'de personal trainer olarak eğitmenliğe başlamış ve hala profesyonel olarak spor eğitmenliğine devam etmektedir. Aynı zamanda aktif olarak çeşitli projelerde yer almaktadır.

Bana Egzersizlerini ve Yediklerini Söyle, Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim!

  • 31 August 2016
  • 1197 Görüntülenme
  • YORUM

Bana Egzersizlerini ve Yediklerini Söyle,

Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim!

Açlıktan ölüyorum, spor da yapıyorum, ama kilo veremiyorum, bitsin artik bu kısır döngü diyoruz çoğumuz. Peki o zaman soralım, ne yiyor içiyorsunuz ve spor yapıyorum derken neler yapıyorsunuz?

Aldığınız kararlar ve uygulamalarınız dönemsel kalıyorsa, yani sürdürülebilir olmuyorsa ya da aldığınız kararların uygulaması esnasında eksikleriniz oluyorsa, istediginiz sonuçları almak zor oluyor. İyi sonuçlar almak için ise çaba ve sabır gerekiyor. 

Beslenme konusunda artık yaygın olan görüş, diyet yapmadan sağlıklı beslenmedir. Zaten diyet dediğimiz şey iyi beslenmedir. Beyniniz, inanın sizin uyguladıklarınızdan daha akıllı ve hızlı çalışıyor. Böyle dönemsel kararlar alıyor ve başarız oluyorsanız nedeni, beyninizin bu uygulama karşısında, o azıcık yiyorum dediğiniz şeyi, vücuda girdiği an yağ olarak depolayıp, aç kaldığında ihtiyacı olan enerjiyi oradan sağlamak olacaktır! Dolayısı ile çeşitli nedenlerle aç kalmak, özellikle kilo vermek isteyenlerin en buyuk yanılgısı oluyor.

Beslenme konusu da, egzersiz gibi bu satırlara sığmayacak kadar geniş konular, amacım size küçük ip uçlarıyla, zaten bildiginiz konularda kısa hatırlatmalar yapmak. Beslenme konusunda hayatınızda yapacağınız ufak değişikliklerin uzun vadede vereceği sonuçları şöyle örnekler verilebiliriz;

1 çocuk günde 1 cips yediğinde yılda ortalama 7 kg yağ alıyor ve siz çocuklarınıza verdiğiniz o kalitesiz yiyeceklerle onların geleceğini belirliyorsunuz. Yapılan araştırmalarda kişi ergenlikte ne kadar kilolu ise gelecekte de öyle olma ihtimali yüksek olduğu, hayatınızda ufak değişiklikler yaparak bile, uzun ve kalıcı sonuclar alabilirsiniz! Mesela bir günde çayınıza ya da kahvenize kullandığınız 1 küp şekerden başlayalım; 1 küp şeker 20 Kalori, günde 3-4 bardak içiyorsaniz, 60-80, iki küp şeker kullanıyorsanız 120-160 kalori fazladan alıyorsunuz, bakınız bu sadece 1 küp şeker!

30 yaşlarında, masa başında fazla hareket etmeyen, 60 kilo civarında bir insanin günlük kalori ihtiyacının 1600 kcal olduğunu düşünürsek, sadece iki küp şekerli içilen çay ve kahve ile günlük kalori ihtiyacımızın 10% unu almış oluyoruz, hem de vücudumuza hiç bir yararı olmayan ve hatta zararı dokunan bir madde ile. Unutmayınız, 30 yaşından sonra geçen her 10 yılda vücutta yüzde 3 ila 8 oranında bir kas kaybı yaşanıyor! Sonuçta hak ettiğiniz kaliteli yaşamın içinde bulunmak istiyorsanız, egzersiz yapmayı hayatınızın bir parçası haline getirmelisiniz ve bunu beslenmenizle desteklediğinizde de, sizi kaliteli bir yaşam bekliyor olacaktır. Demiyorum ki hergün koşun, ağır antreman yapın! Sizin için en doğru spor yürümekse onu yapınız, demiyorum ki aç kalın, sadece, sağlıklı ve düzenli beslenin! Kilo vermek isteyip bir de su içmeyenleriniz var!!!! Bunu yapıyorsanız bedeninize gerçekten acıyın, bunu yapmaya hakkınız yok! Su girmeyen vücuda, ağrılar girer, bas agrıları, kramplar-kasılmalar şiddetlenir, kendinizi yorgun hisseder ve kilo veremezsiniz. Su içmiyorsanız kilo vermeyi unutunuz ve hatta sağlığınıza zarar vermeye başlamışsınız demektir! O zaman yapmamiz gereken, hayatimizda küçük ve bilinçli değişiklikler yapmak ve cok karşılaştığımız doğru bilinen yanlışları düzeltmek.

Dünyadan derlenmis diyet önerileri

Biz Türklerin doğal olarak ve genlerimize de bağlı olarak fiziksel, anatomik, coğrafik nedenlerle, baska coğrafyalarda yaşayan  diğer milletlerden farklılıklarımız olduğuna göre, örneğin o ülkelerin yapısına uygun Fransız yada İngiliz diyetlerinin, bizim ülke insanları için ne kadar uygun olduğu tartışmalı konulardan biridir. Kulaktan dolma bilgiler ve  internet ortamındaki bilgi kirliliğine dikkat etmeksizin diyet yapmak yerine, sizin yapınıza uygun olanı, bir diyetisyen eşliğinde keşfetmelisiniz.

-3 ana ögün + 2 ara öğün egzersiz yapan kişiler icin çok mantıklı gözüküyor, ana öğünlerde hem protein, hem de karbonhidrat ve yağ içeren besinleri almak ve bunları size uygun ölçülerde almak iyi olur. Kişiye özel hazırlanması gereken beslenme programları; %60 karbonhidrat, %20 protein, %20 yağ  içermelidirve günde en az 2 lt su tüketilmelidir.

 -Yemeklerinize karbonhidratlarla başlamamanız gerekiyor, örneğin ekmek, makarna, pilav gibi, hatta ilk lokmanız proteinden yana olsun, çünkü mideye giren ilk besin karbonhidrat olursa, pankreas bir anda normalden fazla calisip insülini gerektiğinden fazla tüketmiş olur.

-Suuuuuuu diye bağırıyorum lütfen tüketin! Zayıflamak için suyun önemini kavramamız gerekir, su içmezseniz kilo veremezsiniz!!! Günlük su ihtiyacınız kilo, boy ve yaşa göre değişiklik gösterse de, genel bilgi olarak kilo başına 25-30 ml su gibi hesaplayabilirsiniz. Unutmayiniz ki, gereğinden fazla içilen su da, böbrekleri yormaktan başka bir işe yaramıyor. Tabi ki sudan bahsediyoruz, lütfen çay ya da kola ile sıvı tükettiğinizi düşünüp kendimizi kandırmayalım.

-Hareket! Hayatınızın olmazsa olmazı, lütfen unutmayın bu yürümek te olabilir.

-Her sey hareket etmeye başladığınızda değişecek. Hareket etmek için sabah, öğle, akşam ya da gece, size hangisi uygunsa o zaman hareket edin, ama en tercih edilen sabah egzersizleri, günün iyi geçmesini sağlayacağı gibi, iş çıkısı gelen öğrencilerimden, yorgunluklarını (sadece vücut değil kafa yorgunluklarını da) attıklarını, daha enerjik olduklarını ve daha güleryüzlü günlerine devam ettiklerini cok duyuyor ve görüyorum.  

-Gelecek ay ise, kapalı alanlarda çalışanlar için egzersiz geliyorrrrrr!!!!!

-Kendimiz için doğru olanı seçmek zorundayız, geçen ay ki sayımızda oldukça bahsettik, sağlığınızın kıymetini bilin ve ona iyi bakın. Daha mutlu ve enerjik olduğunuzu hissedeceksiniz!

-O bedenin de bir dinlenme Zaman'ı var, gün boyunca yeterince çalıştı en iyi armağan uyku olmaz mı? Hele ki güzel seyler düşünerek, bu güzelliklerle sabah kalkmayı hiç denediniz mi? Bir yerden başla sloganımızla lütfen siz de bunu birkez deneyiniz! Kendiniz için!

Gösterdiğiniz ilgiden dolayı çok teşekkür ederim. Bu ay da yine istediğiniz her yerde yapabileceğiniz egzersizlerle devam edelim, unutmayın beslenme ve egzersiz hayatın vazgeçilmez parçalarıdır!

Amacınız birileriyle yarışmak olmak olmamalı, bazen ne kadar hızlı olursak o kadar başarılı olacağımızı düşünürüz ama, gerçeğe odaklanalım, yani yaptığınız ne ise ondan zevk almaya!

Gecen ay olduğu gibi bu ayda hareketlerin videoları instagram adresimde olacak, arzdemirci.

Tüm egzersiz hareketlerine ısınarak ve esneyerek başlayın. Egzersiz bitince de soğuma hareketleriyle de bitirin. Hareketleri isterseniz ağırlıklı isterseniz ağırlıksızda yapabilirsiniz.

Arzu Demirci

01.09.2016


Yorumlar

Yorum Yap

500